Mağara Haritası Çizimi – Temel Harita Bilgileri
Dünya, çoğu insanın bildiği üzere tam bir küre değil, geoid. Ancak çoğu insanın bildiğinin aksine geoid, basit bir şekil değil. Dünyanın şekli basit geometrik şekillerden kayda değer miktarda farklı. Haritacılıkta hesaplamaların basit olması açısından bu karmaşık şekil yerine dünyanın bir elipsoid olduğu var sayılır. Ancak bu elipsoidin şekli ve boyutları dünyanın bir yeri için uygunken başka bir yeri için uygun olmaz.
(Kaynak: https://kartoweb.itc.nl/geometrics/Reference%20surfaces/refsurf.html)
Bu yüzden değişik bölgelerde değişik elipsoidler ya da datum’lar kullanılıyor. Şu anda dünya çapında kabul gören datum WGS 84. Bazı GPS’lerde ve haritalarda Kuzey Amerika için yaratılmış NAD 83 de kullanılmakta. Datum’lar arası fark onlarca metreyi bulabildiğinden koordinat veya sayısal haritalarla çalışırken koordinatların hangi datum altında alındığına dikkat edilmesi gerek.
GPS’lerde ve cep telefonlarında kullanılan datum, ayarlar altında bulunabilir. Sayısal haritalarda ise verinin alındığı yerde belirtilir datum. Her zaman verinin içinde datum yazmadığından indirirken verinin datumu not edilmelidir.
Küresel dünya üzerindeki şekillerin düz yüzeylere değişime uğramadan çizilmesi mümkün değil. Bu aktarımın yapılma şekline projeksiyon deniyor.
Projeksiyon yaparken iki seçeneğiniz var, ya şekiller arasındaki açıları koruyacaksınız ya da şekillerin kapladığı alanları. Hem yüzey alanı hem de açıları %100 koruyan bir projeksiyon yöntemi malesef mevcut değil.
En popüler ve kullanışlı projeksiyon olan Mercator Projeksiyonu, açıları koruyan silindirik bir projeksiyon. Popüler olmasının nedeni ise navigasyonda takip edilen rotaların haritada düz çizgi olarak görünmesi.
Mercator Projeksiyonu
Transvers Mercator Projeksiyonu
UTM (Universal Transverse Mercator) ise 60 kadar değişik Mercator Projeksiyonu’nun birleştirilmiş hali. Bu sayede hem açıları hem de alanları koruyor. Ayrıca koordinatlar metre cinsinden olduğu için harita çiziminde işleri kolaylaştırıyor.
UTM bölgeleri
UTM dünyayı 60 boylamsal bölgeye ayırıyor. Boylamsal bölgelerin yanında, MGRS denilen bir sistem, her bölgeyi ayrıca 20 enlem bölgesine ayırıyor. Boylamsal bölgeler sayıyla, enlemsel bölgeler ise harfle belirtiliyor.
Türkiye, 35T, 36T, 37T, 38T ve 35S, 36S, 37S, 38S bölgeleri üzerinde. Bu bölge isimlerinde S harfi bulunması ise biraz talihsizlik çünkü S orijinal UTM’de Güney (South) yarımküreyi belirtmek için de kullanılıyor. Yani Türkiye orijinal UTM’de 36N bölgesinde iken MGRS’de 36S bölgesinde bulunuyor. Bu yüzden harita programlarında hangisinin kullanıldığına dikkat etmek gerek.
Dünyanın manyetik alanı temelde iki uçlu bir çubuk mıknatısınkine benzer. Ancak bu çubuğun ekseni tam olarak dünyanın ekseni ile örtüşmez. Manyetik kuzey kutbu ile coğrafi kuzey kutbu arasında yüzlerce kilometre fark vardır. Bu farkın yatay yöndeki bileşenine Deklinasyon, dikey yöndeki bileşenine İnklinasyon denir.
Deklinasyon, pusula ile yapılan ölçümlerde belirlenen yönler ile coğrafi yönler arasında bir fark oluşmasına neden olur. Deklinasyonun miktarı hem dünyanın neresinde olduğunuza hem de ölçümün zamanına göre değişir.
Zaman içinde deklinasyon değişimi kayda değer miktarda olduğundan ölçüm yapılan tarihin kaydedilmesi çok önemli. Aşağıdaki animasyonda deklinasyonun yıllar içinde değişimini görüyorsunuz.
Manyetik alan modelleri kullanılarak bu değişim bir noktaya kadar tahmin edilebilir. Mağara harita çizim programları tarih üzerinden bu hesabı yapabilir ancak güncel deklinasyon verileri ile aralarında bir kaç dereceye varan hatalar oluşur, o yüzden güncel deklinasyon verilerini kullanmakta her zaman fayda var.
Yazan: Yaman ÖZAKIN
© 2012- 2018 Umast (Her Hakkı Saklıdır )
umast@uludag.edu.tr